Şiir hikaye ve denemelerine Balıkesir' de başlamış olan Ali, İstanbul’da bir edebiyat öğretmeni olan Ali Canip Yöntem’in desteği ile ilk kez Akbaba ve Çağlayan dergilerinde şiirlerini yayımlattı. Anadolu da kısa süre öğretmenlik yapmasının ardından, Türk devleti tarafından Almanya’ya dil eğitimi için gönderildi.. Türkiye’ye döndüğünde Almanca öğretmeni olarak göreve başlasa da bu durum çok istikrar vermedi.
Şiir hikaye ve denemelerine Balıkesir' de başlamış olan Ali, İstanbul’da bir edebiyat öğretmeni olan Ali Canip Yöntem’in desteği ile ilk kez Akbaba ve Çağlayan dergilerinde şiirlerini yayımlattı. Anadolu da kısa süre öğretmenlik yapmasının ardından, Türk devleti tarafından Almanya’ya dil eğitimi için gönderildi.. Türkiye’ye döndüğünde Almanca öğretmeni olarak göreve başlasa da bu durum çok istikrar vermedi.

Biraz Sabahattin Ali

Biraz taraflı bir yazı olacak belki bu. Bilemiyorum. Çünkü baştan aşağıya edebi kimliğine, karakterine, yazı diline, imzasının var olduğu her şeye hayran olduğum birinden bahsedeceğim sizlere. Türk edebiyatının olmazsa olmazı, kitapları ile ruhumuzu, şiirleri ile zaman zaman kulaklarımızı bir dinginliğe bıraktığımız ve bizleri ona rastladığımız için şanslı hissettiren Sabahattin Ali’ den söz ediyorum.


25 Şubat 1907 de Eğridere’ de doğan Sabahattin Ali, 2 Nisan 1948  de öldü. Kişisel yaşamına çok değinmeyecek olsam da -çünkü asıl anlatmak ve anlam vermek istediğim Sabahattin Ali’ nin kaleminde toplanan anlam yoğunluğu- şöyle bir üzerinden geçmek çokta fena olmayacaktır diye düşünüyorum.


Şiir hikaye ve denemelerine Balıkesir’ de başlamış olan Ali, İstanbul’da bir edebiyat öğretmeni olan Ali Canip Yöntem’in desteği ile ilk kez Akbaba ve Çağlayan dergilerinde şiirlerini yayımlattı. Anadolu da kısa süre öğretmenlik yapmasının ardından, Türk devleti tarafından Almanya’ya dil eğitimi için gönderildi.. Türkiye’ye döndüğünde Almanca öğretmeni olarak göreve başlasa da bu durum çok istikrar vermedi. Komünizm propagandası yaptığı iddiası nedeniyle tutuklandığı bir dönem oldu. Fakat yazmaktan hiç vazgeçmedi. 1947 yılında Bulgaristan sınırını aşarak Avrupa’ya ulaşmak isterken, kendisini ulaşmak istediği yere ulaştıracak olan Ali Ertekin tarafından öldürüldü. Ve ne yazık ki naaşına rastlanılmadı yıllardır…

Gerek sevenlerinin gerek ailesinin, onu anmak için gidebileceği bir mezarı bile yok. Hakkında bilinmezlikleri olan bu adamın, şimdi edebi kişiliğindeki anlamının gerçekliğinden, sadeliğinden ve aynı suretle derinliğinden söz etmek istiyorum.


Her insanın kendini bulmakta zorlanmayacağı, o geniş yelpazenin gölgesinden, dilinden yararlanmanın bize haz verdiği birkaç alıntısı ile sizleri  ve kendimi baş başa bırakıyorum.

“Sen bana, dünyada başka türlü bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin.” ( YKY Yayınları, Kürk Mantolu Madonna)

Türk edebiyatında mest olduğum, hatırım da kalan çok kitaba şahit oldum. Yalan söylemek doğru olmaz. Ama inan bana, böylesine kendimle bütünleşen bir kitaba çok az rastladım.

“Azizim bu ne fedakarlık! Ben bir insanda bu kadar iyilik bulunabileceğine inanayım mı? Belki başka zaman inanırdım. Fakat bugün. Bugün inanmak mümkün mü? Bir insan bir insana kötülükten başka ne yapabilir? Kimi kandırıyoruz? Bana öyle riyakar gözlerle bakmayın! Masum tavırlar beni deli ediyor. Ben de sizin gibi masum suratlar almasını bilirdim. Ama bu suratın arkasında ne saklı olduğunu da biliyorum. İnsan dedikleri mahlukun bütün çirkef taraflarını artık gördüm. Burun buruna nefesini koklayarak gördüm.” ( YKY Yayınları, İçimizdeki Şeytan)

Hayat gibi akıp giden bir kitaptı. Akıp gitti, dile dökemediklerimiz Sabahattin Ali’ nin kalemiyle bütünleşip güçlendi.

“Hiç geçmeyen, hiç unutulmayan şeylerde var, beyefendi! Ölünceye kadar insanın sırtından atmayacağı şeyler de var…”   ( YKY Yayınları, Kuyucaklı Yusuf)

Ve son olarak,  Ahmet Kaya’ nın seslendirdiği fakat söz yazarının yani şairinin Sabahattin Ali’ nin olduğunu duyunca, bunu ancak onun yazabileceğine inandığım ve seve seve içselleştirdiğim o şarkı sözleri:


Geçmiyor Günler

Burda çiçekler açmıyor
Kuşlar süzülüp uçmuyor
Yıldızlar ışık saçmıyor
Geçmiyor günler geçmiyor

Avluda volta vururum
Kah düşünür otururum
Türlü hayaller görürüm
Geçmiyor günler geçmiyor

Dışarıda mevsim baharmış
Gezip dolaşanlar varmış
Günler su gibi akarmış
Geçmiyor günler geçmiyor

Gönülde eski sevdalar
Gözümde dereler bağlar
Aynadan hayalin ağlar
Geçmiyor günler geçmiyor

Yanımda yatan yabancı
Her söz zehir gibi acı
Bütün dertlerin en gücü
Geçmiyor günler geçmiyor

Dışarıda mevsim baharmış
Gezip dolaşanlar varmış
Günler su gibi akarmış
Geçmiyor günler geçmiyor

Dışarıda mevsim baharmış
Gezip dolaşanlar varmış
Günler su gibi akarmış
Geçmiyor günler geçmiyor.” (YKY Yayınları, Sabahattin Ali Bütün Şiirler)

Sizce de çok fazla şey anlatmıyor mu? Siz de tek kelam etmeden anlaşıldığınızı hissetmediniz mi? Ben şimdilerde aynı yaşamı paylaşamadığım o yegane dostumu bulmuşum gibi hissediyorum…

Bu makalenin tüm hakları www.pophaber.com’a aittir.

Pop Haber

To remove dirt under your nails, clean under your nails using the nail file from the nail clipper. Do this in the bathroom with enough light so you can see your nails clearly.

How to Clean Nails?

To remove dirt under your nails, clean under your nails using the nail file from the nail clipper. Do this in the bathroom with enough light so you can see your nails clearly.