Beden Dili

Dil kullanımı sadece kelimelerle değil bedenle de önümüze gelen bir kavram haline geldi. Beden dili son yıllarda her yerde; İletişimde beden dili, iş görüşmelerinde beden dili, ikili iletişimde beden dili beden dili örnekleri arttıkça artmaktadır. Yakında ayrıntılara gireceğiz, ancak önce beden dilinin ne olduğu hakkında biraz konuşalım. Çünkü artık sadece sözlerimizle değil, beden dilimizle de kendimize ihanet ediyoruz! Basit bir göze bakamamanın bile karşı tarafta “yatma” hissine neden olduğunu düşünürsek, bu çalışmalara konsantre olmak zorunda kalacağımızı düşünüyoruz. Utançtan gözlere bakamama hissi, vücut sırlarının ifşa edilmesiyle artık bir yalana dönüştü. Bakalım bu vücut dilini bu kadar önemli yapan şey.

Beden Dili nedir?
Önce kısa bir tanım yapalım. Beden dili, vücut duruşu, jestler, göz hareketlerinden oluşan ve tüm bu oluşumların zihinsel ve fiziksel aktivitelerle desteklendiği anlamına gelen bir “iletişim biçimi” dir. Aslında sözlü olmayan bu iletişim biçimi kişinin kendini ifade ederken karakteristik bir özelliği olarak düşünülebilir. Vücut dilinin önemi, binlerce kelimeden daha etkileyici olmasıdır. Bir anlamda iletişimde insanlar sadece sözlerle değil beden dilinde de konuşurlar. Beden dilini etkili ve doğru kullanan kişilerin iletişim becerileri de yüksektir. Özellikle ikili ilişkilerde ilk karşılaşmada kendini belli ediyor. Söylenmesi gerekenleri en doğrudan ve etkili şekilde aktarmaya yardımcı olduğunu söyleyebiliriz. Beden dilimizi kullanarak gönderdiğimiz bazı işaret veya sinyaller karşı tarafın bilinçaltını doğrudan etkiler ve algılama sürecinden sonra anlam kazanır. Beden dili aynı zamanda psikoloji ve sosyoloji gibi bilim dallarını da içerir. Beden dilinin önemini birkaç makalede anlatalım.

Her şeyden önce, karşımızdakini daha iyi anlamakla kalmıyor, kendimizi de daha iyi ifade ediyoruz. Vücut dilimiz de düşüncelerimizin bir yansımasıdır. Bu nedenle en etkili ve akılda kalıcı etkileşim yollarından biri olduğunu söyleyebiliriz.
Beden dili ilk karşılaşmada büyük önem taşır çünkü ilk izlenim beden dili ile ilgilidir. Bu sadece ikili ilişkiler için değil, aynı zamanda iş görüşmeleri, sosyal toplantılar ve daha pek çok şey için de geçerlidir.
Beden dili bazen kelimelerin ifade edemediğini ifade eder. Kelimelerle ifade edilemeyen duygular beden dili ile ortaya çıkar ve yakında tüm bu detaylara beden dili örneklerinde yer vereceğiz.
Beden dilimiz ve dilimiz arasındaki bütünlük bize prestij verir. Konuşmamız ve beden dilimiz senkronize olursa, karşı tarafta büyülü bir algı oluşturabilir. Bu ciddi bir prestij gücünü tetikliyor. Çünkü duruş kalitenin önemli bir parçasıdır.

İletişimde Beden Dili
Beden dili, kurucu unsurları ile anlam bulur. Vücut dilimizi oluşturan unsurlardan biri ve belki de ilki, yüz jestlerimizdir. Abartılı değil, tatmak için yaptığımız jestler… Göz ve kaş hareketleri onları destekliyor. Yani aslında beden dili önce yüzden başlar. Daha sonra vücudun duruşu, şekli ve hareket şekline gelir. Ardından ellerin pozisyonunu ve hareketlerini alır. Ayaklarınızın duruşu ve hareketlerinin yanı sıra karşı tarafa olan mesafeniz de vücut dilinizi etkiler. Buna tepeden inen bir iletişim merdiveni diyebiliriz. Önce yüzle başlar, sonra ellere gider ve ayaklarda biter. Her bir maddenin verdiği mesaj farklı olabileceğinden, iletişim sadece gövde ile sınırlı olmamalıdır; jestler, jestler ve hatta bakışlar vücut dilinin bir parçasıdır. Peki beden dilinin anlamları nasıl? Ne demek istiyoruz ve ne yapmıyoruz?

Beden Dili Örnekleri

● Yorgun duruş
İş hayatından bir örnekle başlayalım. Hiçbirimiz patronumuza gidip “Sıkıldım ama neden seni dinlemek zorundayım?” Demiyoruz. Artık patronumuz yok desek bile söyleyemeyiz. Ancak vücut dilimizle istemeden karşı tarafta bu etkiyi uyandırmış ve bir anlamda saygı duymada başarısız olmuş olabiliriz. Sıkılmış bir duruş, alçaltılmış omuzlar can sıkıntısını işaret edebilir. Omuzlarımızın arkada ve dik olması gücü, kendine güveni, duruşu ve saygıyı temsil eder … İyi bir duruş sergilemek, bir anlamda saygı istemek demektir …

● Abartılı kol hareketleri
Bu konudan kaçınmak için yukarıda birkaç satırdan bahsettik. Abartılı kol ve el hareketleri, karşı taraftaki olayları tüm gerçeklikleriyle yansıtmadığınızın bir işareti olabilir. Küçük, kontrollü hareketleri hedeflemelisiniz. Özellikle açık el-kol hareketleri dikkat çekebilir. Bu arada diğer tarafa avucunuzu göstererek konuşmanız saklayacak hiçbir şeyinizin olmadığını gösterebilir. Abartmaktan daima kaçınmalısınız.

● Konuşurken saate bakma
Senden bıktığımı söylemek daha kibar olur! Sohbette saate bakmak saygısızlık olarak algılanabilir. Sıkıldığınızı ve o ortamdan hemen uzaklaşmak istediğinizi gösterebilir. Mümkün olduğunca, konuşurken saatinize bakmaktan kaçının. Aksi takdirde karşı tarafta yaratacağınız izlenim çok da hoş olmayacaktır.

● Çapraz kollar
İletişimi kapattın mı? Kollar genellikle iletişimi kesmek istediğinizi veya duygu ve düşüncelere kapalı olduğunuzu gösterebilir. Aynı şekilde bacak bacak üstüne atmak, karşınızdaki kişinin ne söylediğiyle ilgilenmediğinizi gösterebilir.

● Konuşurken başka yere bak
Çoğumuz bunu zaten biliyoruz. Belki konu hakkında fazlasıyla yeterli. Konuşurken göz temasından veya göz temasından kaçınmak, karşı tarafta “yalan mı söylüyor” algısını oluşturabilir. Ayrıca utangaç olduğunuz için göz temasından da kaçınabilirsiniz, ancak genellikle yalan algısı yaratır.

● Saçla oynamak
Bir iş görüşmesinde kaçınmanız gereken şeylerden biri olduğu ortaya çıkıyor. Konuşurken saçınızla oynamak sizi endişeli, enerjik veya çok ilgilili göstermenize neden olabilir. İş görüşmelerinde prezentabl olmak önemlidir, ancak mülakat sırasında sürekli saçınızla oynamak dikkat dağıtabilir ve diğer tarafta fiziksel görünümünüzle çok ilgilendiğiniz izlenimini yaratabilir.

Yazar: İsmail Demir

Bu makalenin tüm hakları www.pophaber.com’a aittir.

Bu Makaleyi İngilizce Aslı İle Okumak İçin TIKLAYIN!